Manisa Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan mobbing uygulamasına tepki gösteren MHP Soma Eski İlçe Başkanı Vedat Erdem, Manisa BŞB Genel Sekreteri Aytaç Yalçınkaya’nın istifasını isteyerek; “İstifa etmiyorsa görevinden azledilmelidir” dedi.
31 Mart yerel Seçimleri’nde Cumhur İttifakı adayı olarak Manisa Büyükşehir Belediyesi’ni tekrar kazanan Cengiz Ergün, göreve başladıktan sonra belediye işçilerine yönelik yaptığı sürgün ve işten çıkartmalar ile kamuoyunun tepkisini topladı. Son dönemde işçilerine yönelik gerçekleştirdiği mobbing uygulaması ile çalışanlarını istifaya zorlayan Belediye Başkanı Cengiz Ergün’e bir tepki de MHP Soma Eski İlçe Başkanı Vedat Erdem’den geldi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün başlattığı sürgün furyası ile yüzlerce çalışanın aile birliğinin yok edildiğini, çalışanların psikolojisinin bozulduğunu iddia eden Erdem, Başkan Ergün’e istifa et çağrısında bulundu.
Yaptığı yazılı açıklamada, Soma’da yapılan baskılara ve sürgünlere dayanamayan bir çalışanın intihar girişiminde bulunduğunu hatırlatan Vedat Erdem; “Bilindiği üzere 31 Mart tarihinde yapılan yerel seçimde MHP adayı Cengiz Ergün yeniden seçilerek, yapmakta olduğu Büyükşehir Başkanlık görevine devam etmektedir. Yeni dönemin başlamasıyla birlikte tamamı kendisi tarafından işe alınan ve birlikte çalıştığı öncelikle tazminat hak etmeyenler olmak üzere çok sayıda Manisa Büyükşehir Belediyesi çalışanı işten çıkarılmıştır. Ayrıca tazminat hak etmiş olanlar dahil, bir çok çalışan da görev yapmakta olduğu yerlerden başka ilçelere istifalarını teminen sürülmüş olduğu bilinmektedir.
Muhtemelen seçimlerde oy karşılığı vaat edilen işe alımlar mevcut personeli azaltmak için işçileri yıldırıp işten ayrılmaları için her türlü baskı ve mobbing uygulandığına dair şikayetler çok yaygındır.
Bazı karı-koca belediye personelinin her bir eş ayrı bir ilçeye tayin edilmek suretiyle aile birliğinin parçalandığı örneklerde mevcuttur. Buradaki amacın bu durumdaki personeli tazminatsız ve haksız olarak işten çıkarmak olduğunu tahmin etmek hiç de zor değildir.
Kanunla kendilerine verilen görevleri yapmak için odaklanması gerekirken, çalışanların ekmeğiyle oynamayı tercih eden bu zihniyetin temsilcilerine karşı Manisalılar büyük hayal kırıklığı yaşamaktadır.
Ayrıca hemşerilerimizin maruz kaldığı sıkıntılara rağmen tüm Manisa’daki yetersiz hizmet, içme suyuna, hatta sıcak suya yapılan zamlar. Söz verilenin aksine yapılan yüksek zamlar vatandaşımızı öfke ve infiale sürüklemektedir. Özellikle son zamanlarda çalışan personelin yer değişikliği ile aile içi dram ve gözyaşlarına da tanık olmaktayız.”
SALTANAT ZİHNİYETİ
BŞB Başkanı Cengiz Ergün’ün Manisa’yı saltanat zihniyetiyle yönetmeye çalıştığını da ifade eden Vedat Erdem; “Cumhur İttifakının büyük gücünden yararlanarak göreve gelen kerameti kendinde görenler Manisa Büyükşehir Belediyesini tüm ilçelerde adeta saltanat zihniyeti ve keyfi bir anlayışla yönetmektedirler. Tüm bu uygulamalar ve hizmet anlayışıyla mağduriyetlerin tavan yaptığı gizlenemez bir gerçektir. Tüm bu yaşananlar karşısında derdine derman bulmak isteyen çalışanların ve hizmetlerin yetersizliğinden yakınan halkın, ittifakı oluşturan MHP ve AK Parti yöneticileri nezdinde yaptıkları girişimlerde fayda sağlamadığı bilinmektedir.
Yukarıda belirttiğim hususlardaki şikayetlerin giderilmesi için partiler tarafından yapılan taleplerin de karşılıksız kaldığı duyumları alınmaktadır. Söz konusu sürgün, yıldırma ve baskıya maruz kalanların arsında parti yönetimlerinde görev alanlarında bulunduğu bilinmektedir. Esasen bu kural tanımaz, yaptıkları zulümden ve vurdum duymazlıktan pişmanlık duymayan tabiri caizse dediğim dedik bu zihniyet bizim için hiçte beklenmeyen bir durumun değildir. Bizler bu yaşananlar konusunda muhataplarımızı siyasi tecrübelerimizin ışığında çok önceden uyarmıştık. Ne var ki o gün bize kulak vermeyeler bu gün gerçeklerle acı bir şekilde karşı karşıya kalmışlardır” dedi.
İNTİHAR VAKALARI BAŞLADI
Erdem; “MHP Soma İlçe başkanı olarak görev yaptığım 2014 yerel seçimlerinde teşkilatlarımız ile birlikte Soma ilçemizde adeta bir tarih yazmıştık. Manisa BŞB’nin MHP tarafından kazanılmasında Soma Milliyetçi Hareket Parti’mizin mensuplarının çok büyük emeği ve gayreti olmuştur. Ne yazık ki Somalılar bunun karşılığında alması gereken hizmeti alamamış, emek verenler yakışan karşılığı görememiştir.
Makama geldiğinde babasını asan padişah misali bilakis emek verenler yok sayılmış hatta rencide edilmişlerdir.
Soma’da Türk-Alman İşbirliği Soma’da Türk-Alman İşbirliği
Sorunlarına gittiği yerlerde çare bulamayan başka ilçelere sürülmüş olan kardeşlerimizin bazıları eski bir ilçe başkanı olmam münasebeti ile evime kadar gelerek benden yardım istemişlerdir. Aralarında doktor raporlarıyla doğrulanan ciddi sağlık sorunları bulunanlar bile vardır. Vicdan sahibi eski bir ilçe başkanı olarak bu kadar mağduriyete ilgisiz kalmam elbette mümkün olamazdı. Hiç olmazsa elinde sağlık sorunu bulunduğuna dair raporu olanlara yardımcı olabilmek için bu kardeşlerimizin raporlarını gerekeni yapması ümidiyle Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Aytaç Yalçınkaya’ya mesaj atarak ulaştırarak yardımlarını talep ettim. Ne yazık ki söz konusu şahıs tarafımıza her hangi bir yolla dönüş yapmadığı gibi cevap bile vermemiştir.
Bu şartlar altında geçtiğimiz Cuma günü öğlen saatlerinde yaşanan bir olayla Soma sarsıldı. Aynı gün Manisa BŞB Genel sekreterinin imzası ile Soma ilçemizde görev değişikliği yazısını alan 3 çocuk babası bir zabıta memuru intihara teşebbüs etti. Çok şükür doktorların müdahalesi ile hayata tutunması sağlandı. Yaşanan bu intihara teşebbüs vakası olayların hem bireysel hem de toplumsal bir travmaya dönüştüğünü ortaya koymaktadır.”
TEHDİT EDİLDİK
İşçilerin sorunlarını ilettiği Manisa BŞB Genel Sekreteri Aytaç Yalçınkaya tarafından tehdit edildiğini de iddia eden Erdem; “Gelinen noktada halkımızın üzüntüsü öfkeye dönüşerek yıkıcı sonuçlar doğurabilecek noktaya gelmiştir. Konu artık belediyeyi yönetenler-çalışanlar ve halk arasında olmaktan çıkmış, temsil edilen siyasi partinin durumunu etkileyen bir hal almıştır. Bu nedenle yaşananları sorumluluk makamında olanlara iletmiş olmamıza rağmen oralardan da olumlu dönüşler maalesef alamadık.
Özetlemeye çalıştığım olayların son sahnesi yine geçtiğimiz hafta ortasında BŞB Genel sekreterinin içkili bir mekanda rakı bardakları eşliğinde poz verdiğini ve bunu kendi sayfasından bir matahmış gibi paylaştığını görmemle başka bir boyut kazanması oldu.
Milliyetçi maneviyatçı bir parti olan MHP’li bir belediyenin genel sekreterinin böyle bir pozu paylaşması bizim kabul edeceğimiz bir durum olmadığı için tepkimizi ortaya koyduk. Bu tepkiyi ortaya koymamızın nedeni işçi kardeşlerimiz kan ağlarken, bu kardeşlerimizin emeği ile süslü koltuklarda oturup dolgun maaş alanların ayıplarını dile getirmekti.
5700 ülkücü şehit kanının verildiği bu kutsal davamızın temsil edildiği BŞB’nin ve onun Genel Sekreterinin içkili masalarda poz vermesini üzüntü ile izlediğimizi ifade ettik. Üstelik bu genel sekreterin her defasında kendisinin ülkü devi olduğunu vurgulamasının etik olmadığını izah ettik.
Tepkimiz üzerine günlerdir işçilerimizin düştüğü sıkıntıyı ilettiğimiz Genel sekreter WhatsApp aracılığı ile şahsımı tehdit etmeye kalktı. Tehditlerini ağza alınmayacak, kendi karakterini ortaya koyan küfürler sürdürdü.
Öyle ki bu yazdıkların suçtur dediğim halde “savcıya ver bir kopyasını da bana gönder” diyerek devletin adli makamlarına kafa tutacak kadar hadsizleştiğini de görmüş olduk. Tarafıma bu yolla yapılan hakaretleri içeren yazıların hepsi Cumhuriyet Savcılığı’nın önünde. Tüm hemşerilerimin huzurunda ifade ediyorum ki ben Ülkücü hareketin bir neferi ve eski bir MHP ilçe başkanı olarak bu işin peşini bırakmayacağım. Bizim çoluk çocuğumuzun rızıkları ve fedakarlıklarımızla ile kazanılmış makamlarda oturacaksın, sonra teşkilat başkanını tehdit edeceksin, ardından pis küfürler . Yok öyle yağma.
5700 şehit kanı bedeli ile kazanılan bir kurumun temsilcisi rakı sofralarında poz veremez, vermemeli!
Seni içinde bulunduğun durum itibariyle davaya ihanet içinde olduğun için uyardım. Sen davamıza zarar verdiğin yetmezmiş gibi şehitlerimizin anısına ihanet etmeye devam ettin, sen bana değil davamıza, dava arkadaşlarıma, şehitlerin, bayrağını taşıdığım ülkücü hareketin mensuplarına küfür ettin. Manisa Büyükşehir Genel Sekreteri bu makamı hakkıyla adaletle yürütecek durumda olmadığını ortaya koymuştur. Ya derhal istifa etmeli, etmiyorsa da derhal azledilmelidir” dedi. .