Konuya ilişkin bir araya gelen sendikalar açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Ama öncelikle Şemdinli’de meydana gelen patlamada yaşamını yitiren askerlerimiz ve sivil vatandaşlarımızın ailelerinin acısını paylaşıyor, başsağlığı diliyoruz. Artık bu acılar yaşanmasın istiyoruz.
10 Ekim 2015’te Ankara’da Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi için toplanmıştık. Türkiye’nin dört bir yanından gelmiştik. Emek, Barış, Demokrasi taleplerimizi haykırmak için gelmiştik. İşçiler, kamu çalışanları, işsizler, yoksullar, mağdurlar olarak sesimizi duyurmak için gelmiştik. “Savaşa İnat, Barış Hemen Şimdi!” demek için gelmiştik.
Ankara’da gür bir barış sesi çıkacak iken bu iradeye bomba konuldu.
10 Ekim 2015’te saat 10.04 te Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük katliamı başkent Ankara’da gerçekleştirildi.
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingine yönelik bombalı saldırıda 101 arkadaşımızı, kardeşimizi, canımızı, dostumuzu ve sevdiklerimizi yitirdik. Eşimizi, kızımızı, oğlumuzu yitirdik. 500’e yakın arkadaşımız, kardeşimiz, canımız ciddi yaralanmalarla hayatta kaldı.
Ankara garında meydana gelene patlamanın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen acımız taze, dipdiri. Y eğimiz yanıyor, kanıyor.
10 Ekim Katliamı emek, demokrasi ve barış mücadelemizde artık bir dönüm noktasıdır. 10 Ekim katliamında hedef, emektir, barıştır, demokrasi talebidir.10 Ekim katliamının üzerinin örtülmesine, Ankara’nın kirli, karanlık dehlizlerine hapsedilmesine izin vermeyeceğiz. Bizler emek, barış, demokrasi dediğimiz için bize bir bedel ödetildi. Bedeli ne olursa olsun, emek, barış ve demokrasi mücadelemizden geri adım atmayacağız. Yaşamını yitiren arkadaşlarımızı saygıyla anıyor, mücadelelerini sürdüreceğimize söz veriyoruz.
Unutmayacağız, unutturmayacağız. Yılmayacağız, sinmeyeceğiz, geri çekilmeyeceğiz. 10 Ekim 2015 de olduğu gibi bugün de “Savaşa İnat, Barış Hemen Şimdi!” diyoruz. Emek, Barış ve Demokrasi için mücadeleye devam!”
