İçinde bulunduğumuz an, kim bilir hangi zamanın tanığı, hangi tarihi devrin bir parçasıdır.
Akıp giden zaman, tarihi seyir içerisinde bizi hangi noktada konumlandırmıştır acaba?
Ve tarih, yaşanan bu anların hangi zamanını bize tarihlendirmiştir kim bilir.
***
İnsana sonsuz gibi gelen zaman, tıpkı bir insan ömrü gibi sınırlı, sayılı ve de bir iradenin tekelinde.
Ancak bu zaman insanoğlunun dünyada idrak edebildiği zaman tabii ki.
Başka âlemlerin zaman mefhumu, idrakinin dışında.
Hele ki öbür dünyadaki, ahiret yurdundaki zaman kavramı, sonsuzluk içinde bir sonsuzluk…
Sonsuzluk demişken, nedir sonsuzluk biliyor muyuz?
Bir durumun sona ermemesi, bitmemesi, tarihlenememesi, zamanının belli olmaması, dolayısıyla sınırlandırılamaması.
Üzerinde düşündükçe türetilemeyen kavramların adı, dönüp dolaşıp aynı çıkmaz kapıların ardında gizli tutulan bir sır yumağı sonsuzluk.
Sadece Yüce Yaratıcının sonsuz ilminde bulunan, O’nun bize sunduğu kadarını idrak edebildiğimiz bilinmezlik küpü.
***
Sonsuzluğu düşününce insan zamanın da yaratılmış olduğunu anlıyor işte böylece.
An, zaman ve bunların tarihlenişi.
Ve de sonsuzluk…
Tüm bunları hiçe düşüren, adeta bir yutan eleman gibi sarmalayan koca bir sonsuzluk…
İşte bilinmeyen gerçek mutluluk.
Samimiyet ile…