DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Tazminatlarını Alamayan Madenciler Yürüdü

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
Tazminatlarını Alamayan Madenciler Yürüdü

Soma’da meydana gelen 13 Mayıs 2014’teki Maden faciası sonrasında işten çıkarılan ve hala tazminatlarını tam olarak alamayan 2 bin 831 maden işçisi, zaman aşımına kısa bir süre kala sesini yükseltti.
İşçiler adına konuşan Abdullah Yavuz; “Tazminatlarımızı almak için çalmadığımız kapı, görüşmediğimiz yetkili kalmadı. Kaç seçimde devletin en yetkili ağızlarından sözler verildi, vallahi denildi, billahi denildi… Hiçbiri tutulmadı” dedi. Soma’da meydana gelen 13 Mayıs 2014’teki Maden faciası sonrasında işten çıkarılan ve hala tazminatlarını tam olarak alamayan 2 bin 831 maden işçisi, zaman aşımına kısa bir süre kala sesini yükseltti. Cengiz Topel Meydanı’nda buluşan işçiler sloganlar eşliğinde Atatürk Caddesi’nden E.L.İ’ye kadar yürüyerek haklarını aradı. TKİ yetkilileri ve kurum avukatları ile alacakları tazminatları görüşen mağdur işçiler basın açıklaması yaparak içinde bulundukları durumu kamuoyu ile paylaştı. İşçiler adına açıklama yapan Abdullah Yavuz; “Bizler 13 Mayıs 2014’te yaşanan 301 kardeşimizin ölümüne yol açan maden katliamından şans eseri kurtulan maden işçileriyiz. Dişimizle, tırnağımızla, alın terimizle, canımızla, kanımızla büyüyen Soma Holding, Kasım 2014’te yıllarca süren emeğimizi, alın terimizi hiçe sayarak bir telefon mesajıyla 2831’imizi birden işten attı. İşten attıktan sonra 301 kardeşimizin ölümüne sebep olan, hapishanede yatan katliamın sorumlusu müdürlere, amirlere on binlerce liralık maaşları tıkır tıkır ödenirken, bize verilecek paraları olmadığını söylediler.
Ölümlerin acısını ve kederini yaşarken patronlar bizi açlıkla terbiye etmeye çalıştı. İşten çıkarıldıktan sonra evimize ekmek götüremedik, icralar ve hacizlerle boğuştuk hepimiz. Yıllar süren emeğinin karşılığı olan tazminatlarını alamadan hayatını kaybeden arkadaşlarımız oldu. Ayrıca 2017-2018-2019 yıllarında Soma Holding’e bağlı Işıklar İşletmesi’nden de yüzlercemiz işten atıldı. Bizler de diğer arkadaşlarımız gibi aynı yolun mağdurları olduk.
Tazminatlarımızı almak için çalmadığımız kapı, görüşmediğimiz yetkili kalmadı. Kaç seçimde devletin en yetkili ağızlarından sözler verildi, vallahi denildi, billahi denildi… Hiçbiri tutulmadı… Hepsi sırtımızı sıvazlayıp “gerekeni yapacağız” deyip, bizi oyaladı. Haklarımızı korumak için kurulduğu söylenen, her ay maaşımızdan bir yevmiyemizi çalan, sözde işçi sendikası, ne ölen kardeşlerimizin hesabını sormak için, ne de bizlerin mağduriyetini gidermek için kılını kıpırdatmadılar. Bizi sürekli oyalayıp yalanlar söylediler. Patronlar her sıkıştığında onlara can simidi oldular.
Biz, “tazminatlarımız ödensin” diye çabalarken, Türkiye Maden-İş Sendikası patronla beraber Soma’da kurdukları rant tezgahı değişmesin diye, bir yandan da patrona daha fazla maden sahası verilsin diye imza topladı. Diğer yandan artık üyesi olmayan bizler adına hileli ve suç sayılan işlerine, tezgâhlarına devam ettiler. Hiçbir yetkisi olmadığı halde bizim adımıza iki kere protokol yaptılar; “Patronlar tazminatlarınızı taksitle ödeyecek” diye. Yapılan protokolde göstermelik bir taksit ödedikten sonra yine bizi yüzüstü bıraktılar.
Dava açıp kazanan arkadaşlarımız, Meclisten yasa çıkmasına rağmen patronların mal varlığına TMSF el koyduğu gerekçesiyle yaptıkları icra takiplerinden bir sonuç elde edemediler. TMSF’de bu tezgaha dahil oldu. Türkiye’nin en lüks yerlerinden birinde, en lüks gökdelenlerinden birine sahip olan Soma Holding’in plazasından sadece bir kaç katını satarak hepimizin tazminatlarını ödeyebilecek olmasına rağmen, TMSF, patronlara kalkan olmayı tercih etmiştir.
Madenin gerçek sahibi, bizim gerçek patronumuz TKİ; bir yandan “Rödevans” diyerek “Hizmet Alım” diyerek sorumluktan kaçarken, diğer yandan Soma Kömürlerinin doğmamış alacaklarını temlik alarak patrona can simidi olmaktan çekinmemiştir. Artık Yalanlara oyalamalara karnımız tok. Bizi beş yıl boyunca oyaladınız, kasım ayında zaman aşımı süresi doluyor. Emeğimize alın terimize el koydurtmayacağız. Eeğer hakkımız olan alacaklarımız ödenmez ise yola çıkıyoruz hakkımızı almadan geri dönmeyeceğiz. maden işçisinin ekmeğiyle, alın teriyle, çocuğunun rızkıyla kimsenin oynamasına izin vermeyeceğiz” dedi.

YORUM YAP