Yeni açılan şirketlerin çoğunun ise, devletin pandemi döneminde destek olarak verdiği 25 bin liralık krediyi kullanabilmek için kurulan göstermelik işletmeler olduğunu söyleyen Başevirgen, “Şimdi o işletmelerin yerinde yeller esiyor. Bu işyerlerine kullandırılan krediler de geri ödenmiyor. Gerçekten ihtiyacı olan, ayakta kalmaya çalışan esnaflar borçları nedeniyle destek kredisinden faydalanamamıştı. İktidar bu esnaflara destek olsaydı kullanılan krediler de geri ödenirdi. ”Dedi.
“Esnafları bu kez virüs değil elektrik ve doğalgaz faturaları vurdu, dükkanların kepenkleri inmeye devam ediyor”
Esnafların pandemi döneminde yaşadıkları sıkıntıların normalleşme sürecinde farklı bir boyuta taşındığını söyleyen Bekir Başevirgen, “Giderek derinleşen ekonomik kriz ile birlikte yaklaşık 2 yılı geçkin süredir devam eden koronavirüs salgını en çok ekonomiyi ve küçük esnafı vurdu. Normalleşme süreci de ne yazık ki esnaflar için beklendiği gibi gitmedi. COVİD-19 pandemisi ve ardından dövizdeki dalgalanma küçük esnafın ayakta kalma gücünü ve şansını iyice eritti. Artan hayat pahalılığı, yüksek enflasyon ve vatandaşların alım gücündeki büyük düşüş, faturalara yansıyan yüksek zamlar, kira artışları doğrudan esnafları etkiledi. İş yapamaz hale gelen esnaf, dükkânların kapısına kilit vurmaya devam ediyor. Yıllık gelir düzeyi düşen, hatta kapanmalarla neredeyse hiç geliri olmayan esnaf kredi üstüne kredi çekti. 2020’den kalan kredilerini başka bir kredi ile kapatmaya çalışan esnafın borcu arşa çıktı. ” Dedi.
“İstihdam yükünü taşıyan esnaflar aile işletmelerine döndü”
Pandemi tedbirleri çerçevesinde birçok sektörde hizmet veren esnafların uzun süre kapalı kaldığını hatırlatan Başevirgen, “Bu nedenle birçok dükkan kapanmak ya da eleman çıkarmak zorunda kaldı. İstihdam yükünü taşıyan esnaf 10 kişi ile çalışıyorsa şimdi 5 kişiyle idare etmeye çalışıyor. Yevmiyeyle, sigortasız çalışan işçiler de var. Onlar işsiz kaldı. Daha da vahim olanı, artık işçi çalıştıramayacak hale gelen işletmelerin ise küçük aile işletmelerine dönüyor olması. Okulların da tatile girmesiyle birlikte çocuklar da ne yazık ki dükkanlarda çalışmaya başlıyor. Durum bu kadar vahim bir hal almışken iktidar hala bir avuç yandaşı kayırmaya, Kur Korumalı Mevduat uygulaması ile parası olana daha çok para kazandırmaya ve kur korumalı mevduata geçen şirketlere kurumlar vergisi avantajı sağlamaya devam ediyor. İktidarın sadece seyrettiği bu tabloda, işletmelerin borç yükü ve artan maliyetleri de göz önüne alındığında toplu iflaslardaki artış ne yazık ki kaçınılmaz hale gelecek.” diye konuştu.