Metin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “1 Mayıs emek ve dayanışma günü Maalesef covid19 nedeniyle iki yıldır kutlanmasına izin verilmiyor. Emek sınıfı
haksızlığa, sömürüye, kadın cinayetlerinden, çocuk istismarlarına, ,ayrımcılığa, kadar toplumun her kesiminin sorunlarını özgürce meydanlarda haykırdığı gündür.Kısaca 1 Mayıs ne zaman nasıl çıktı; biraz bundan bahsetmek istiyorum..
1980 li yıllar ağırlıklı olarak beden gücünün kullanıldığı ve Çalışma şartlarının çok ağır olduğu yıllar. Patronlar hızlı bir şekilde şirketlerini büyütürken ,işçiler , işyeri güvenliği, sağlık koşulları, örgütlenme ve grev gibi en temel haklarını tanımayan bir siyasi ve hukuki sistem ile karşı karşıyaydılar. 1881 yılında yarım milyon işçiyi temsilen kurulan ÖRGÜTLÜ MESLEK VE EMEK BİRLİKLERİ FEDERASYONU ; 8 saatlik iş günü mücadelesini yükseltmek için ülke geneline yaymak için harekete geçti.
ABD nın Şikago kentinde 40 bin tekstil işçisinin gerçekleştirdiği eylem kanla bastırıldı. Aynı kentte , bir fabrikada 8 saatlik iş günüiçin greve çıkan 1400 işçi işten atıldı. Aynı tarihlerde greve çıkanlara ateş açıldı. 4 emekçi hayatını kaybetti. Ama bu saldırılar emek örgütlerindeki mücadele ateşini söndürmedi. ABD ve Kanada’da sendikalar ve sivil toplum örgütleri1 Mayıs 1886 yılında yaklaşık 350 bin işçi ile greve çıktı. İşçi sınıfının örgütlü ve kararlı duruşu tüm ülkedeki yaşamı durdurdu. İşçilerin bu birlikteliği işverenlerin tepkisine neden oldu. Patronlar Cihicago’da greve çıkan 40 bin tekstil işçisinin eylemlerini kırmak için saldırılar düzenletti. Bu eylemleri kırmak için sokak çeteleriyle anlaştılar. Sokak çeteleri ve polisler işçilere saldırmış ve dört işçiyi vurarak öldürmüşlerdir. Bu eylemler hükümetin ve iş verenleri rahatsız ediyordu. 1 Mayıs sonrası işten atmalar yoğunlaştı. Olaylara neden olan 8 işçi lideri idamla yargılandı. Dört işçi lideri idama mahkûm edildi. Idam gerekçesi olarak 1 Mayıs 1886 daki 8 saatlik iş gücü mücadelesinde önderlik yaptıkları için idam edildiler.
İdama mahkûm edilen bir işçi önderi olan Albert Persons’a özür dileme şartıyla affedileceği söylenince tarihe geçen şu sözü söylüyordu;
”BÜTÜN DÜNYA BİLİYOR SUÇSUZ OLDUĞUMU, EĞER ASILIRSAM CANİ OLDUĞUMDAN DEĞİL,EMEKÇİ OLDUĞUMDAN ASILACAĞIM” Bu söz bir milat olmuştur işçi sınıfı adına. İdam edilen bu işçi önderlerinin cenazelerine yüz binler katıldı. Bu olay sonrası uluslararası işçi örgütlerini harekete geçirdi. II. Enternasyonal 1889 yılında Paris’te düzenlediği kongrede Amerikan işçilerinin mücadelesini desteklemek amacıyla dünya çapında gösteriler düzenledi. 1890 yılında başlamak üzere 1 M ayısı ”ULUSLARARASI BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ” olarak kabul etti.
Ülkemizde ilk olarak 1 Mayıs Osmanlı döneminde 1905yılında İzmir’de kutlanmaya başladı. Zaman zaman yasaklanmasına rağmen emek sınıfı meydanlardaki duruşunu yasağa rağmen korkusuzca devam ettirdi. Her türlü yasağa rağmen Haykırmaya devam ediyoruz; Ülkemizdeki Güvencesiz, kuralsız, Sendikasızlaştırmayı ve sendikal örgütlenmenin önüne konulan engellere ,kayıt dışı çalışmaya, ücret adaletsizliğine,
Tüm çalışanların görevli toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olduğu bir Türkiye için sesimizi yükseltmeliyiz.
Bizler Maden İşçileri sendikası olarak bu 1 Mayısta diyoruz ki; Dünyanın en ağır işini yapanlar olarak taleplerimiz; Özelleştirmelerin durdurulmasını istiyoruz, KİT’lerdeki taşeron işçilerin kadroya alınmasını istiyoruz,vergi adeletsizliğinin giderilmesini istiyoruz,Yaşana bilir bir ücret istiyoruz,Kıdem tazminatımıza dokunulmamasını istiyoruz, işsizliğin önlenmesini istiyoruz,Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz,İş Sağlığı ve Güvenliği önlemlerinin arttırılmasını istiyoruz…
1 Mayıs Barış. Demokrasi ve güvenli bir gelecek için mücadele günüdür. Dayanışmanın ,iyiliğin, birliğin, emek çalışanın, hak emeğinin karşılığını almak için mücadele edenindir. Emeğimizin karşılığını almak ve mücadelemize sonuna kadar devam etmek dileğiyle; Tüm işçi ve emekçi arkadaşlarımın 1 Mayıs işçi bayramını kutluyorum.