Manisa’da 27 yaşındayken sezaryenle doğum yaptıktan sonra fenalaşan ve başka bir hastaneye sevk edilen Yasemin Özcan, böbreğine takılan ve en fazla 3 ay kalması gereken 50 santimetrelik kateter telinden habersiz 10 yıl boyunca büyük acılarla yaşadı. 10 yıl sonra fark edilen katater telinin 37 santimetrelik kısmı yapılan ameliyatla çıkarılırken 37 yaşındaki 4 çocuk annesi talihsiz kadın katateri vücudunda unutan doktor ve hastaneden şikayetçi oldu. Manisa’da yıllardır çeşitli şikayetlerle doktora giden talihsiz kadının ağrılarının sebebi 10 yıl sonra ortaya çıktı. 37 yaşında 4 çocuk annesi Yasemin Özcan isimli kadın haziran ayında yine şikayetleri üzerine çıktığı aile hekiminin yönlendirmesiyle Manisa Şehir Hastanesine sevk edildi. Hastanede yapılan tahliller ve çekilen filmler sonucu hastanın mesaneden sol böbreğe uzanan kısmında double J katarere rastlanıldı. Talihsiz kadın Özel Grandmedical Hastanesinde Ömer Erdem Akkaya tarafından yapılan başarılı operasyonla sağlığına kavuşmak için ilk adımı attı. Yapılan ilk ameliyatla 50 santimetrelik kataterin 37 santimetrelik kısmı başarıyla alınırken kalan kısmın çıkarılması için hasta Kurban Bayramı’ndan sonra bir kez daha ameliyata alınacak.
“DOKTOR BİZİMLE GÖRÜŞMEDİ”
10 yıl önce 4. çocuğu Mehmet’in doğumu için yattığı hastanede yapılan sezaryenin ardından fenalaşması sonucu Celal Bayar Üniversitesi Ayşe Hafsa Sultan Eğitim Araştırma Hastanesine kaldırıldığını ve orada ameliyata alındığını kaydeden Özcan, “10 yıl boyunca hep hasta oluyordum arada bayılıyordum. Eşim kaç kez hastaneye götürdü ama bir şey bulamadılar. Kanım düşük oluyordu, sağlık ocağına gittim oradaki doktor, ‘Böbreklerinde bir şey var, bir değer yükselmiş’ dedi. Beni hastaneye sevk etti. Hastanede ‘Senin böbreklerine tüp takılmış’ denildi. Bizim bundan 10 yıldır haberimiz yok. Ben de ’10 yıl önce Celal Bayar Üniversitesi Hastanesinde doğumdan sonra ameliyat oldum belki o zaman takılmıştır’ dedim. Öyle belli oldu. Sonra Celal Bayar Hastanesine gittik, onlar da tahlil yaptı, orada da aynı sonuçlar çıktı. Ameliyat yapan doktorun telefon numarasını aldık konuştuk. ‘Beni ilgilendirmez, ben hastanın hayatını kurtarmışım ameliyattan çıkmışımdır. Orada kalanların yapması gerekiyordu’ dedi. Bizimle görüşmedi. Başhekime gittik, onu da bulamadık. Sonra şikayet ettik bizde hastaneyi. Daha sonra Özel Grandmedical Hastanesine gittik ameliyatımı orada oldum. Üniversite hastanesine kendim olmak istemedim, korktum. Ameliyatım iyi geçti ama yarısı kaldı içimde. Kalan parça vücudun arkasında gezinmiş. ‘Kurban Bayramı’ndan sonra gelin açık ameliyatla kalan parçayı da alalım’ dediler.” şeklinde konuştu.
“DOKTOR VE HASTANENİN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUM”
Ameliyatı yapan doktor ve hastaneden şikayetçi olduğunu kaydeden Özcan şunları söyledi:
“Dahiliye doktoruna gittiğimde katater telinin böbrekler tıkandığı için takıldığını söyledi. Takılan telin çıkarılması gerekiyormuş ama çıkarılmamış. En fazla 3 ay durması gerekiyormuş ameliyattan sonra. Bize kimse bir şey söylemediği için 10 yıl önce kontrole de gittik ama bize bir şey diyen olmadı, ameliyatı yapan doktor da bir şey demedi. Bu durumu 17 Haziran’da öğrendik. O zamana kadar bilmiyorduk, o benim 10 yıldır içimdeymiş. Sürekli hasta olup duruyordum, kilo da alamıyordum. Hastayım, halsizim, hasta olunca bayılıyorum eşim beni evde baygın bir halde buluyor. Defalarca doktora gittik ama hiç belli olmadı. Bunu yapanların maddi ve manevi olarak cezalandırılmasını bekliyorum. 4 tane çocuğum var hepsi okula gidiyor. Bir tanesi üniversite sınavına girdi. Eşim de çalışmıyor, sosyal güvencemiz yok.” Konuyla ilgili hastaneden açıklama yapılmadı.